TÜİK 2022 yılı büyüme rakamlarını açıkladı. Buna göre GSYH 2022 yılının dördüncü çeyreğinde yüzde 3,5 oranında, 2022 yılının tamamında ise bir önceki yıla göre yüzde 5,6 oranında büyüme kaydetti. Sanayi ve tarım sektörü daralırken hizmet sektöründe büyüme gerçekleşti.
Yazı: Hasan R. Ardıç
Ekonomide büyüme, belirli bir zaman diliminde (diyelim 1 yıl) bir ekonominin
- üretim kapasitesinde
- ekonomi kaynaklarının miktarında
meydana gelen artıştır.
Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere büyüme nicelik artışıdır (Quantitative).
Büyümede süreklilik şartı vardır.
Ekonominin uzun vadede büyümesi aşağıdaki temel faktörler ile gerçekleşir.
Makroekonominin sahip olduğu işgücü,
Sermaye artışları,
Doğal kaynaklardaki artışlar,
Teknolojik gelişmeler.
Büyüme ve benzeri iktisadi uygulamalarda ölçülebilirlik iki oranla olur.
1- GSYİH (Gayri Safi Yurtiçi Hasıla)
2- GSMH (Gayri Safi Milli Hasıla)
İktisadî, ekonomik büyüme, GSYİH’nın yıllık artışının belirli zaman aralığında reel olarak değiştiği % oranı ile ölçülür. Bu, GSYİH olarak ifade edilir. GSYİH ile GSMH ölçü olarak ekonomik büyümede kullanılır.
Bir ülkede iktisadi büyüme iki şekilde olur. İki tanımda da tam istihdam altında olmak şarttır.
Üretimde;
1- iktisadî kaynakların daha verimli kullanılması ile yapılan üretim
2- Yeni kaynaklar eklenmesi ile yapılan üretim.
Ekonomik büyüme olmadan kalkınma olur mu?
Büyümeyi ekonomik ve toplumsal ilerlemeye yönelik dönüşümler izlemezse kalkınma gerçekleşmez. Kalkınmanın da en önemli gelişmesi gelir dağılımının daha adil olması yönündeki gelişmedir.
Homojen ya da homojene yakın bir gelir dağılımı olmazsa büyümenin varlığı şüpheli karşılanır. Gelir dağılımı büyümenin anlatımı için en uygun tanımlamadır. Çok özet olarak şöyle anlatalım. Diyelim ülkenin makro ekonomisinde yıllık % 6 büyüme var. Ancak gelir dağılımı itibariyle bunun 4 puanı nüfusun % 2’si arasında paylaşılıyor. Bakiye de paylaşılmak üzere 85 milyonluk nüfusa bırakılırsa gelirin azını paylaşan nüfusa büyümeden söz etmek olmaz.
GSYH 2022 yılının dördüncü çeyreğinde yüzde 3,5 oranında, 2022 yılının tamamında ise bir önceki yıla göre yüzde 5,6 oranında büyüme kaydetmiştir. Dördüncü çeyrekte tarım sektörü yüzde 0,3 ve sanayi sektörü yüzde 3,0 oranında daralma kaydederken hizmetler sektörü (inşaat dâhil) yüzde 6,3 oranında büyüme kaydetmiştir. Başka bir ifadeyle büyüme; hem bir toplumdaki ekonomik faaliyetlerde meydana gelen artışı, hem de kişi başına gelir artışı demektir.
İyi-kötü anlattık. Peki büyüme nasıl ölçülür dersek;
1- Tam istihdam altında (İşsizlik yok) ülke kaynaklarının tamamını kullanarak yapılan üretimin kendisi büyümedir.
2- Yine tam istihdam altında (İşsizlik yok) ülke kaynaklarına eklenen üretim gücü de büyüme olarak tanımlanmaktadır.
Verilere göre 2021'de 9.539 dolar olan kişi başı gelir ise 2022'de 10.655 dolara çıktı. Buna göre 2017'den bu yana ilk kez 10.000 dolar aşıldı. Ancak hal böyleyken işgücü yani maaş ödemelerinin Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı 2021'de yüzde 30.1 iken bu oran 2022 yılında yüzde 26.5'e geriledi.
Sanayi ve tarım sektöründeki daralma, hizmet sektöründeki artış ile işgücü gelirlerinin Gayrisafi Katma Değer içindeki payının düşüşünü birlikte değerlendirdiğimizde ekonomi üretim yönlü değil tüketim yönlü bir gelişim göstermiş diyebiliriz.
Rakamlar böyle ama sokakta herkes birbirine bakıyor ve soruyor. Kim kalkındı, kimin ekonomisi büyüdü?
Comments